Telefon kıyaslamalarında nelere dikkat edilir?

Aslında bakarsanız bu konu o kadar dallanıp budaklanır ki işin içinden basit bir şekilde çıkılamaz. Çünkü eskisi gibi mobil sektöre ne sadece bir marka öncülük yapıyor ne de bu markaların çıkardığı ürünler birbirine benziyor. İşin teknik kısmında; yok efendim ramdir, işlemcidir, ekranın piksel sayısının çarpımının kareköküdür veya tasarım kısmında; güç tuşu arkadadır, ses tuşu sallanır, arka kapağı çekiçle vursan da çıkmaz... Bu liste uzar gider.

 Genellikle birbirlerine yakın modeller (üst segment, orta segment..) cihazlar belirlenir, tüketici önce bu seçimi yapar, ardından farklı markalara ait yüz telefonu kıyaslar. Ama kimse esasında ne istediğini bilmez. Halbuki herkes kendine göre önplana çıkan özellikli telefonlara yönelmeli. Fotoğrafa mı ilgi var al Sony yaslan arkana. Beni uzun vadede götürsün, yavaş olup sinir etmesin mi istiyorsun at cepe İphone. Beni şaşırtsın, yok efendim parmağımdan kalp ritmi ölçsün gibi absürt özellikler mi seviyorum Samsung idealdir. Güvenlik takıntılı mıyım Blackberry işimi görür. Ben müzisyenim aga ses ver gerisini bana bırak diyorsan Htc.

 Bu noktada esas sorun sevgili okuyucu, biz tüketicilerin telefon alırken en "ideal" olanı istememizdir. En uygun fiyata en güzel fotoğrafı çeken en şık tasarıma sahip olan en stabil en güzel arayüzü kullanabileceğim en iyi ses veren.... Bu işin sonu yok. Eğer ki elimizdekiyle yetinemiyorsak cebimizi boş bırakmayacağız. Cebe önce bolca para girecek sonra yeni telefon. Bu döngü ne zaman son bulur göreceğiz.

Bu yayın konuk yazar Oğuzhan Kurtkan tarafından yazılmıştır.

Yorumlar